Milliyetçi Hareket Partisi Balıkesir Milletvekili, Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Üyesi Ahmet Duran Bulut, AKP iktidarlarına kadar üniversitelerde nispeten sağlanan huzur ortamının, AKP iktidarlarında yerini huzursuzluğa ve teröre terk ettiğini bildirdi.
Bulut, Terör örgütü PKK'nın üniversitelerde uyguladığı terör ve işgallerle ilgili dergimize çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Hemen hemen bütün üniversitelerin terör örgütü PKK'nın işgali altında olduğunu belirten Bulut, rektörlerin ise bu duruma karşı sessiz kalıp göz yumduğunu söyledi.
Bulut, "AKP hükûmetlerinin politikaları sonucu PKK, yediği darbelerle kaybettiği güç ve itibarını yeniden kazanma imkânına kavuşmuştur. Örgüt üniversitelerde teşkilatlanmış, yeni sempatizanlarını üniversitelere yerleştirmiştir. Örgütün siyasi kolunun hükûmetle oluşturduğu ortak çalışma ortamı, açılım, saçılım, çözüm süreçleri sürekli örgütün işine yaramıştır." dedi.
Bulut, Millî Eğitim Bakanlığının doğu ve güneydoğudaki okulların öğretmen eksiğini atama yerine, yerelde ücretli öğretmenlerle gidermeye çalıştığını kaydetti.
Bunun çok yanlış bir uygulama olduğunu ifade eden Bulut, şöyle devam etti:
"Bakanlığın bu uygulaması sonucu söz konusu bölgelerde görev yapan vekil ve ücretli öğretmenlerin seçimi ve yerleşmesi örgüt tarafından yapılmaktadır. Okullarda Millî Eğitim Bakanlığının belirlediği müfredatı uygulamak yerine PKK marşlarıyla örgüt propagandası yapılmış, okullar kapatılarak öğrenciler terörist cenazelerine katılmış, çekimser kalan öğretmen ve yöneticiler şiddet ve hakaretle sindirilmişlerdir. AKP iktidarlarında güneydoğuda PKK kontrolüne geçen okullar yıllarca eğitim ve öğretimde bilerek geri bırakılmışlardır. Ortak dilimizin konuşulmasında dahi zorluk çeken bazı öğrenciler, ülkenin güzide üniversitelerini kazanmakta ancak kazandığı okula ve derslere intibak edememektedirler. Üniversite sınavlarında doğu ve güneydoğu bölgesinde sınav güvenliği yoktur. Liseleri birincilikle bitirmesi sağlananlar üniversitelere giriş hakkı elde etmektedirler. Üniversiteye girmesini önemsedikleri örgüt mensupları için yerlerine başarılı öğrencileri sınavlara sokarak istedikleri üniversiteye girmelerini sağlamaktadırlar. PKK terör örgütü ele geçirmeyi hedeflediği üniversitelere öğrenci yerleştirilmesiyle başladığı çalışmaların akabinde alan kazanma, korkutma, sindirme ve ele geçirme çalışmalarıyla hedefine ulaşmaktadır."
EMNİYET BU GELİŞMELERDE HİÇ DE MASUM DEĞİLDİR
Ahmet Duran Bulut, terör örgütünün çalışmalarına, üniversitelerde alan kazanmasına rektörlerin sessiz kalıp göz yumduğunu vurgularken bu hususta emniyetin de masum olmadığını söyledi. PKK'nın üniversitelerde uyguladığı terör ve işgal yüzünden öğrencilerin eğitimlerini yapamadığını kaydeden Bulut, bu konuda öğrenciler tarafından yapılan şikâyetlerden herhangi bir sonuç alınamadığını anlattı.
Ahmet Duran Bulut, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü:
"Emniyet teşkilatı bu gelişmelerde hiç de masum değildir. Emniyet ve rektörlükler birlikte bir proje yürütmektedirler. Üniversitelerde Anadolu’dan gelmiş okumak isteyen, terör örgütüne, Kürtçü yapılanmaya iltifat etmeyen gençler rahatsız edilmektedirler. Bu gençlerden milliyetçi-Ülkücü kimliğe mensup olanlar emniyetin, örgütün ve rektörlüğün hedefi hâline gelmişlerdir. Bu bir tesadüf değil, maalesef hükûmet politikasıdır. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesinde, PKK ve yandaş örgütlerin saldırısına uğrayan Ülkücü öğrencilerin şikâyet ve talepleri karşılanmamaktadır. Marmara Üniversitesi terör örgütünün işgali altındadır. Ülkücü öğrencilerin temsilcilerinin resimlerini duvarlara asarak okula geldikleri takdirde öldürmekle tehdit etmektedirler."
FIRAT'IN ÖLÜMÜNDEN REKÖKTÖRLÜK VE EMNİYET SORUMLUDUR
Ahmet Duran Bulut, Ege Üniversitesinde aynı şiddet ve ihanetin yıllardır sürdüğüne dikkati çekerek şunları ifade etti:
"Rektörlüğün, okul koridorlarının PKK amblem ve yazılarıyla dolu olması karşısında gözleri görmez olmuştur. Rektörlük her gün içerden ve öğrenci olmayıp dışardan gelen teröristlerin yaptıkları eylemler karşısında duyarsız kalmış ve görevini yapmamıştır. Güvenli öğretim ortamı sağlamayarak görevini yerine getirmeyen rektörlük, gerekli emniyet tedbirini almayan emniyet müdürlüğü ve valilik, olan ve olacak tüm olayların sorumlusu ve suçlusudurlar. Ege Üniversitesinde, Marmara Üniversitesinde güvenli bir eğitim ortamı sağlayamayan hükûmet, doğu ve güneydoğu bölgesindeki bütün üniversiteleri PKK’ya teslim etmiştir. Can güvenliği olmayan Ege Üniversitesinde öğrenciler sınava girmek için rektörlüğe ve emniyete başvurdukları hâlde gerekli emniyet tedbirleri alınmayıp Ülkü Ocakları üniversite temsilcisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu'nun öldürülmesine bilerek göz yumulmuştur. Her iki kurum katil PKK'lılar kadar bu cinayette sorumludurlar ve mutlaka adalete hesap vereceklerdir."
TERÖRİSTLERİN BAŞIBOŞLUĞUNA MUTLAKA "DUR" DENİLMELİ
Bulut, "Marmara Üniversitesi duvarlarına resimleri asılan ve geldiklerinde öldürülecekleri söylenen Ülkücü gençlerin başına gelecek her türlü saldırıdan rektörlük, emniyet birimleri ve İstanbul Valiliği sorumlu olacaklardır." diye konuştu.
Gençlerin hukuk devletine olan inançlarını halen muhafaza ettiğini, eğitim ve öğretimlerine devam etmek istediklerini hatırlatan Ahmet Duran Bulut, şu uyarılarda bulundu:
"Okullarda karşıt görüşlü öğrenciler değildir çatışanlar. PKK terör örgütü mensuplarının okumak için okula gelen öğrencilere yaptığı baskı ve saldırılardır. Olayların büyümemesi için hükûmet, PKK ile ittifakına üniversiteleri kurban etmemelidir. Aksi takdirde bunun hesabının Türk adaletince sorulacağının ve bu hesabın mahşere kalmayacağının bilinmesini istiyoruz. Ya görevlerini yapacaklar, ya da çekip gidecekler, yerlerine bu görevi yapacaklar geleceklerdir. Teröristlerin hükûmetçe böylesine başıboş bırakılmasına mutlaka “DUR” denmelidir."